Teveccüh-ü Nâs

Teveccüh-ü nâs: İnsanların ilgisi, insanların insana vermiş oldukları değer, kıymet ve yönelmesidir.Özellikle Müslümanların ve Risâle-i Nûr talebelerinin kaçınması gereken bir hâldir. Hem teveccüh-ü nâs yapanı değil daha çok yapılanı vartalara atan nefsin çok hoşlandığı bir hâlettir. Yılandan, akrepten kaçar gibi kaçınılması gereken bir durum. Risâle-i Nûrlardan ilgili yerlerle yazımıza devam edelim inşâallah. Teveccüh-ü nâs istenilmez, […]

Tefe’ül Nedir?

Tefe’ül, bir şeyi hayra yormaktır. Resulullah (asm) da tefe’ülde bulunmuştur. Mesela, Hudeybiye seferinde, karşı tarafla görüşmelerin tıkandığı bir zamanda, karşı tarafın elçi olarak Süheyl b. Amr’ı göndermesi üzerine, O’nun ismiyle tefe’ül ederek “İşiniz kolaylaştı.” diye ashabına haber verir. (Süheyl kelimesinde kolaylık anlamı vardır*Bazı hâdiseleri, tevafukları uğurlu saymak. Meselâ: Bir kitabı rast gele açarak ilk tevafuk […]

“Ey Nefsim!” Tablosu

Bu tablonun basımına bir eczacı ağabeyimiz vesîle oldu. Bu eczacı ağabeyimiz, geçen sene Meksika’da diplomat olan oğlunun yanına iki aylık bir ziyaret için gitti. Giderken “Yanımda kitap götüreceğim, uçakta okuyup tefekkür edeceğim” dedi. Ben de “Tefekkürlerinizi dönünce paylaşalım” demiştim. Yanında ‘Hizmet Rehberi’ni götürmüş ve Üstad’ın “Ey Nefsim!” hitabı ile başlayan bu kısmı okumuş ve çok […]

İnsanın Mâhiyeti ve Ubûdiyet

İnsan bu âleme ilim ve duâ vasıtasıyla mükemmelleşmek için gönderilmiştir. Mâhiyet ve kabiliyet itibârıyla her şey ilme bağlıdır. Ve bütün hakîkî ilimlerin esâsı ve mâdeni ve nûru ve rûhu marifetullahtır. Ya’nî Allah’ı bilmek ve tanımaktır. Ve onun da en yüksek esâsı Allah’a îmândan sonra muhabbetullahtır.Hem insan, nihâyetsiz acziyle nihâyetsiz belâlara mâ’rûz ve hadsiz düşmanların hücûmuna […]

Risâle-i Nûr’dan, Risâle-i Nûr Mesleği

”Mesleğimiz ise, ahlâk-ı Ahmediye (aleyhissalâtü vesselâm) ile tahallûk ve sünnet-i Peygamberîyi ihyâ etmektir.[1]”Evet, yol iki görünüyor. Cadde-i kübrâ-yı Kur’âniye olan şu mesleğimizden şimdi ayrılanlar, bize düşman olan dinsizlik kuvvetine bilmeyerek yardım etmek ihtimali var. İnşaallah, Risâle-i Nûr yoluyla Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyânın daire-i kudsiyesine girenler, daima nura, ihlâsa, imana kuvvet verecekler ve öyle çukurlara sukut etmeyeceklerdir.[2]” Mehmet […]

Asla Rücû Etmek

 Bizler Risâle-i Nûr Külliyatına muhatap olan insanlar olarak gelişen hâdiselere zâhirî nazardan dahâ çok bâtınî yanî hikmet cihetlerine bakmamız gerekiyor. Bu bakış hakîkatbîn bir bakıştır. Bu nedenle de Kur’ânî ve Tevhidî bir bakış açısı olan ma’nâ-yı harfî bakış ile hâdiselere bakmaya çalışalım inşâallah. Tüm gelişen afakî ve içtimâî hâdiseler nedeniyle nazarlar enfüsten afaka dağılabiliyor. O […]

İnsan, Ubûdiyet ve Duâ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ  وَ بِهِ نَسْتَعِينُ   وَ صَحْبِهِ اَجْمَعِينَ   مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اۤلِهِ عَلَى سَيِّدِنَا اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ “İnsan bu âleme ilim ve duâ vasıtasıyla tekemmül etmek için gönderilmiştir. Mâhiyet ve isti’dâd itibârıyla her şey ilme bağlıdır. Ve bütün ulûm-u hakîkîyenin esâsı ve mâdeni ve nûru ve […]

Başörtüsü Yasağına Kaderî Bakış

Güncelliği yıllarca devam eden ve çok hızlı bir şekilde ülkemizin gündemine tekrar çözüm arayışı adı altında gelen “tesettür veya başörtüsü” meselesi yine tartışılıyor ve önemini koruyor. Dinin bir emri olan başörtüsü meselesi senelerce siyâsî çalkantılar ve tartışmalar içerisinde epey örselendi ve yıpratıldı. Hâlbuki insânî ve vicdanî hiçbir kişi bu meselenin çözümünden rahatsızlık duymaması gerekir. Çünkü […]

Hakîkî Îmânlı Fazîlet

Allah (cc) Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen buyurdu ki: “Fakat Allah, size îmânı sevdirdi. Onu kalblerinizde süsledi. Küfrü (îmânsızlığı), fâsıklığı (günâhkârlığı), isyânı size çirkin gösterdi.”1 Cebrâil Aleyhisselâm, Peygamber Efendimize (asm) insan sûretinde gelerek; “Îmânın ne olduğunu bana bildir” dedi. Peygamber Efendimiz de; “Allahü Teâlâ’ya inanmak, meleklerine inanmak, indirdiği kitaplara inanmak, peygamberlere inanmak, âhiret gününe (öldükten sonraki hayâta) […]