Onlardan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına erişecek olursa, onlara sakın ‘Öf’ bile deme, onları azarlama; onlara güzel söz söyle. Onlara merhamet ve tevazu kanadını ger ve de ki: ‘Ey Rabbim, nasıl onlar beni küçükken besleyip büyüttülerse, Sen de onlara öylece merhamet buyur.’ Sizin içinizde olanı Rabbiniz hakkıyla bilir. Eğer siz salih kimseler olursanız, muhakkak ki O, kendisine yönelenler için çok bağışlayıcıdır. (İsrâ Sûresi, 17:23-25)
Onlardan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına erişecek olursa, sakın onlara ‘Öf’ bile deme. (İsrâ Sûresi, 17:23) âyeti, beş mertebe hürmet ve şefkate evlâdı davet etmesi, Kur’ân’ın nazarında valideynin hukukları ne kadar ehemmiyetli ve ukukları ne derece çirkin olduğunu gösterir. Madem peder kimseyi değil, yalnız veledinin kendinden daha ziyade iyi olmasını ister. Ona mukabil, veled dahi pedere karşı hak dâvâ edemez. Demek, valideyn ve veled ortasında fıtraten sebeb-i münakaşa yok. Zira, münakaşa ya gıpta ve hasetten gelir. Pederde oğluna karşı o yok. Veya münakaşa, haksızlıktan gelir. Veledin hakkı yoktur ki, pederine karşı hak dâvâ etsin. Pederini haksız görse de, ona isyan edemez. Demek pederine isyan eden ve onu rencide eden, insan bozması bir canavardır.(Otuz İkinci Söz)
Merhametli muhterem babalar ve fedakâr şefkatli analara muhabbet ve ve sadakat elzemdir. Sen de bir gün o muhabbete muhtaç olacaksın.
Bu zamanda ukûk-u vâlideyn(yani kat-ı sıla-i rahim-anne baba ile görüşmeyi kesmek) ekberü’l-kebâir ve mûbikat-ı seb’a tâbir edilen günahtır
“Eğer bir yaşındaki bir çocuğun aklı bulunsa ve ondan sual edilse, “En leziz ve en tatlı haletin nedir?” Belki diyecek: “Aczimi, zaafımı anlayıp validemin tatlı tokatından korkarak yine validemin şefkatli sinesine sığındığım halettir.”(Yedinci Söz)
”Hâlis muhabbet, fıtrat-ı insaniyedeve umûm validelerde derc edilmiştir. İşte bu hâlis muhabbete tam mânâsıyla validelerin şefkatleri mazhardır.”(On Yedinci Lem’a)
Bediüzzaman;”Bir yaşımdaki fıtratıma ve rûhuma merhum validemin ders ve telkinâtı, şimdi birer çekirdek-i esasiye müşahede ediyorum.”der.
Validelerin, evlâdına olan şefkatleri ve küçük, zayıf yavrularının suhulet-i rızıkları, o rahmet deryasından bir katredir.(Mesnevi-i Nuriye)
Kadınların çocuklarına karşı şefkatleri fazladır. Ancak bu şefkat su-i istimal edilmemelidir. Yoksa çocuklar “İmânımızı neden kurtarmadınız?”diye anne ve babalarından dâvâcı olacaklardır.
Bâkî ÇİMİÇ